Kredi Garanti Fonu heyeti, Ankara Ticaret Borsası Başkanı aynı zamanda KGF Yönetim Kurulu Başkanı Faik Yavuz’un daveti üzerine ATB Meclis Toplantısı’na katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Ankara Ticaret Borsası Meclis Başkanı Erol Gemalmaz, Kredi Garanti Fonu’nun ülke ekonomisi için öneminden bahsederek toplantıya icabetlerinden dolayı Genel Müdür İsmet Gergerli’ye teşekkür etti.
Açılış konuşmasından sonra söz alan ATB ve KGF Yönetim Kurulu Başkanı Faik Yavuz ise Nefes Kredisi projesinin TOBB, KGF ve iki banka sayesinde hayata geçtiğini ve bu projenin diğer bankaları faiz indirimi konusunda teşvik ettiğini belirtti.
Faik Yavuz konuşmasına Hazine kaynaklı kefaletlerde uygulanmaya başlanan Portföy Garanti Sistemi (PGS)’nden bahsederek devam etti. Yavuz, PGS sayesinde önceden 35-40 günde cevaplandırılan taleplerin artık aynı gün sonuca bağlandığını dile getirerek bu uygulamanın getirdiği avantajlardan bahsetti.
Konuşmalardan sonra kısa bir sunum yapan KGF Genel Müdürü İsmet Gergerli, iş dünyasına KGF’den yararlanmanın yollarını anlattı.
Gergerli, Kredi Garanti Fonu’nun kar amacının olmadığını ve sözleşmesi gereği ortaklarına kar dağıtmadığını söyledi.
Fon’un kamu kuruluşu olmadığını ancak kamusal bir görevi yerine getirdiğini belirten Gergerli, “Şu anda yaklaşık 23 milyar liralık bir kefalet verme kapasitemiz var. Öz kaynaklarından 2,8 milyar, hazineden sağladığı kaynaklar ise 20 milyar lira. Bu imkanı şu anda kullanabiliyoruz. Henüz bu limitlerimizi doldurmuş değiliz ama hükümetimiz buna ilaveten, mevcut olan 20 milyar TL’yi sağladığı ek kaynakla bunu 250 milyar liraya kadar artırmamıza imkan sağladı.” diye konuştu.
“Bakanlar Kurulu kararı da birkaç gün içinde yayımlanacak”
Sürecin tamamlanmak üzere olduğunu aktaran Gergerli, şöyle konuştu:
“Yasal düzenleme yapıldı, Bakanlar Kurulu kararı da birkaç gün içinde yayımlanacak ancak zaten şu anda var olan limitlerimiz, bizim kefalet desteği vermemize imkan sağlıyor. Kendi öz kaynaklarımızla verdiğimiz kefaletler 2015 sonunda yaklaşık 690 milyon liraydı. Ocak itibarıyla 1,3 milyar liraya ulaştık, yaklaşık yüzde 91’lik bir büyüme sağladık. Hazineden sağladığımız kaynakla 2015 sonunda 1,8 milyar liralık büyüklüğümüz vardı. Ocak itibarıyla 6,7 milyar liraya geldik, 13 ayda yüzde 258’lik bir büyüme var. Bu büyüme çok hızlı bir şekilde devam ediyor. Hükümetimizin sağladığı kaynaklar 250 milyar olduğu için daha gidecek çok yolumuz var.”
Ticari kredilerde yüzde 20’lik pay
Gergerli, KOBİ kredilerindeki paylarının 2015 sonunda yüzde 0,95 olduğuna dikkati çekerek, “2016 sonu itibariyle 2,44’e geldi ama biz bunları zaten çok küçük rakamlar görüyoruz. Çünkü 250 milyar destekle birlikte KOBİ kredilerindeki payımızdan ziyade bankacılık sektöründe, ticari kredilerde yaklaşık yüzde 20’lik paya sahip olmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.
Bir haftada 12 bin 500 talep sonuçlandırıldı
Daha önceki kefalet işleyişlerinin klasik bankacılık yöntemleriyle yürüdüğünü belirten Gergerli, şöyle devam etti:
“Daha önceki işleyişte banka talebi gönderiyordu. Biz de banka gibi tekrar konvansiyonel yöntemlerle değerlendirme yapıyorduk sonra da bankaya dönüp, ‘Evet, buna kefalet veririz’ ya da ‘vermeyiz’ diyorduk. Bu da 35-40 günü buluyordu. Şimdi yeni düzenlemeyle birlikte ‘Portföy Garanti Sistemi’ diye bir işleyişle çalışmaya başladık. Bir Portföy Garanti Sistemi bir de diğer yöntem dediğimiz manuel yürüyen bir sistem kurduk. Portföy Garanti Sistemi’nde biz kredi değerlendirmesi yapmıyoruz. Banka bütün süreci yönetiyor, tahsisi yapıyor. Bize gönderiyor sistem üzerinden. Biz 24 saat içerisinde ‘evet, buna kefalet veririz’ ya da ‘vermeyiz’ diyoruz. Bizim cevabımızın içeriğini belirleyen Bakanlar Kurulu kararındaki kriterler. Biz bir tahsis ya da kredi değerlendirmesi yapmıyoruz. Dolayısıyla geçen hafta içerisinde 12 bin 500 talebi sonuçlandırabildik. 25 yıllık fon, 25 yılda 24 bin kredi değerlendirmesi yapabilmiş. Biz geçen hafta sadece 5 günde 12 bin 500 talebi sonuçlandırdık. Bu, Portföy Garanti Sistemi dediğimiz işleyişle mümkün oldu.”
